Yaz aylarındaki hareketlilikle Darende çarşısında müthiş bir otopark sorunu yaşanıyor. Belediyenin eskiden “köy garajı” olarak kullanılan alana işyerleri yapması ile buraya bırakılan araçlar çarşıya dağıldı. Dükkânların önüne bırakılan araçlar nedeniyle kimi zaman istenmeyen tartışmalar oluyor. Hatta bu konuda polislerle tartışanlar dahi var. Vatandaş illa ki aracını bir yerlere bırakıp alışveriş yapacak, herkes en yakın yere aracını park edip işini halletmeyi düşünüyor. İlçede yaşanan bu soruna nasıl bir çözüm bulunacak doğrusu ben de herkes gibi merakla bekliyorum.
Bu konuda en iyi çözümlerden biri şu an inşaatı devam eden işyerlerinin alt katının devasa bir kapalı yer altı otoparkı gibi planlanması olurdu. O fırsat da kaçtı. Kocaman alanın sadece üstü kullanılabilecek. Büyük şehirlerde ve planlı büyüyen yerleşim alanlarında yeraltına yapılan otoparklarla sorun çözülüyor. Darende çarşısında bu problem nasıl aşılacak bekleyip göreceğiz.
Benzer bir sorun Heyiketeği Mahallesinde var. Yan yana dizilen ve her geçen gün yenileri yapılmaya devam eden blokların etrafında ne düzgün otopark alanı, ne çocuklar için park, ne de sosyal yaşam için yerler maalesef bulunmuyor. İnşaatlar “Yoldan çekme mesafesini belirle dik gitsin.” mantığıyla ilerliyor. Yaşam tarzı gelişen vatandaşın büyük çoğunluğunun bir, bazılarının evinde ikinci araçları var. Dolayısıyla otopark büyük bir sorun.
Yerleşim alanlarının aynı mevkide çoğalması önüne geçilmesi gereken bir sorun. Mahallelerdeki halen tarım alanı olarak gözüken yerlerin imara açılması, beton binalarla sıkışan mevkilerin dışında yeni alanlara inşaat izni verilmesi ve buna teşvik için yerel yönetimin bir şeyler yapması şart. Çok ortaklı, içinden çıkılmayacak derecede hisseye bölünmüş ve maliklerinin bir araya getirilmesi güç olan arsalar sorunu da bu listeye eklenecekler arasında. Kimse dedesinden, babasından kalan yeri satmıyor, ancak vârisler çoğaldıkça irtibatlar kopuyor, bu durumdaki onlarca eski ev ve atıl bekleyen arsalar için de çözüm üretmek gerekli.
Karayolu üzerindeki eski, kötü görünümlü binalar ise ayrı bir dert. İlçeye girdiğini çarşı merkezindeki ışıklarda farkedenlere Darende’nin adına, geçmişine yakışır bir şekilde düzenlemeyle, kilometrelerce önceden aydınlatmalar, peyzajlar ve refüjlerle anlatmak lazım. Sıcak asfalt çalışması neredeyse tamamlanmak üzere, buna bağlı etrafında düzenlemeler yapılmazsa değişen hiç bir şey olmaz. Yolu kullanarak ilçemizden geçenler frene basıp alış veriş yapıp vakit geçireceklerine, yol şartlarının da iyileşmesi ile gaza basıp gider.
Yol güzergâhındaki kötü görüntü sergileyen inşaat malzemesi, hızar gibi birikintiler de mutlaka temizlenmeli. Yeni yapılan bazı apartmanlardaki dairelerin etraftaki ahır kokusu nedeniyle satılmadığı biliniyor. Ahır sahipleri ilçenin dışında gelişmeye müsait hayvan otlatabilecekleri yeni yerlere çıkmaları teşvik edilmeli diye düşünenlerdenim. Keza mezbahana ve otogar da listede... Yap-İşlet-Devret mantığı ile çok kolay, ucuz ve planlı bir şekilde yapılabilecek bu tesisler insanların yaşamlarını oldukça rahatlatacaktır.
Belediye Başkanı’nın çalışma ajandasında bu notlar var mı bilmiyorum ama bu ve benzeri fikirler yaklaşan seçimlerde meydanlara inmeye hazırlanan adaylara da ışık tutabilir. Sorunlara çözüm bulmak bir sanattır, yapana “helal olsun” denir.
Kaymakam yeniliklerin öncüsüydü
Sivas Vali Yardımcılığına atanan ve 3 yıl gibi bir zaman diliminde ilçemize önemli hizmetler kazandıran Kaymakamımız Mehmet Aktaş kısa bir süre sonra yeni görev yerine gidecek. Hayata geçirdiği projeleri, tanıtım ve turizm ağırlıklı çalışmaları ile Darende’nin ufkuna yenilikler katan Kaymakamımızı, samimi dostluğu, başarılı hizmetleri ile hep hayırla anacağız. Zaman su gibi akıp gitti, ama 3 yılda geride eserler bırakmayı başardı. Halkın içerisinde görmeye alıştığımız Kaymakamımız, eskiden ilimiz olan Sivas’taki görevi sırasında da Darende’yi unutmayacaktır. Biz onu hayırla anacağız eminim o da Darende’yi…
