Ülkemizde, esansçılık denildiğinde akla ilk Darende gelir. Çünkü bunu bir meslek olarak görüp 40 yıl ülkenin her karış toprağını gezip ticaretini yapan Darendelidir. Yanında çırak çalıştırıp en kaliteli esansı satan yine gül kokulu Hazeynlerdir.
Ülkemizde, esansçılık denildiğinde akla ilk Darende gelir. Çünkü bunu bir meslek olarak görüp 40 yıl ülkenin her karış toprağını gezip ticaretini yapan Darendelidir. Yanında çırak çalıştırıp en kaliteli esansı satan yine gül kokulu Hazeynlerdir.
Aşağıulupınar Mahallemizden çokça hemşehrimiz esansçılıktan geçimini sağlamış, İstanbul´dan Erzurum´a, Edirne´den Trabzon´a kadar tüm illerimizi gezerek camekân tezgâhlarda yaz kış demeden bu güzel kokulu esasların ticaretini yapmıştır.
Ömrünü güzel kokuya adamış 40 yılı aşkın gül kokusu ve çeşitli esanslar da satarak geçimini sağlayan hemşehrimiz "Sürmeli" adıyla da bilinen Duran Bak, hala her Darendelinin hoş sesiyle aklına gelen ilk isimlerdendir.
Bugün haberlerde okuduğumuz ve bir asır önce ilçemizde yapıldığı belirtilen esans tezgâhını ve esansçılığa dair haberi okuyucularımızla paylaşmak istedik.
Anadolu Ajansı´nın Adıyaman´dan geçtiği haber de bu işin membaı Darende dercesine esansçılığımız tescilleniyor.
Haber şöyle;
?Darende İlçesinde Yapılmıştır?
Adıyaman´da yaşayan 82 yaşındaki Gani Avcı, 53 yıldır aynı yerde misk, gül, papatya, yasemin, leylak gibi esansları satarak geçimini sağlıyor.
Soğuk sıcak demeden her sabah gün ağarmadan Sümerevler Mahallesi´ndeki evinden ekmek parası için yollara düşen Avcı, yaklaşık 4 kilometre uzaklıktaki Yeni Pınar Camisi önündeki köşesine geliyor.
Avcı´nın, 30 yıl önce ikinci el aldığı tezgâhında, misk, gül, papatya, yasemin, leylak gibi 15 çeşit koku bulunuyor. İlerleyen yaşına rağmen her gün aynı tempoyla çalışan Avcı´nın sattığı kokular eskisi gibi tercih edilmese de halen alıcı buluyor.
Evde engelli bir çocuğu olduğunu ve ailesinin geçimini emektar tezgâhından sağladığını anlatan Avcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 53 yıldır esans sattığını belirtti.
İstanbul´da askerliğini yaptıktan sonra memleketine döndüğünü ifade eden Avcı, ardından da esans satmaya başladığını söyledi.
Avcı, 1970 ve 1980´li yıllarda mesleğinin rağbet gördüğünü, tezgâhındaki esansların gün içerisinde tükendiğini dile getirerek, ?Eskiden işlerim çok iyiydi, şimdi eskisi gibi rağbet görmüyor. Sattığım özel kokuların yerini sahte kokular, parfümler aldı. Alkol ve suya az miktarda koku koyup satıyorlar. Benim sattığım ürünlerde ne alkol ne de su var. Olduğu gibi has ve özel kokulardır.? dedi.
?Tezgâhımın yaşı 100 yıldan fazladır?
Esanslarının gençler tarafından pek tercih edilmediğine dikkati çeken Avcı, şunları kaydetti:
?Artık eskisi gibi işlerim olmuyor ve belirli kişiler gelip kokuları alıp gidiyor. Adıyaman´da önceden dört kişiydik bazen çevre illerden de gelip satıp giderlerdi. Şimdi ise sadece iki kişi kaldık, diğer arkadaş da bazen gelir bazen gelmez. Ben bu tezgahımı 30 yıl önce ikinci el olarak satın aldım. Aldığım kişi de ikinci el olarak 20 yıl önce satın almıştı. Bu tezgahımın yaşı 100 yıldan fazladır ama eksik değildir. Malatya´nın Darende ilçesinde yapılmıştır. Türkiye´de aynısından bulmak çok zor.?
Müşterilerden Abdullah Yıldırım ise her hafta caminin önüne gelip Gani Avcı´dan koku aldığını ve kokularını çok beğendiğini söyledi.