Divan-ı Hulusi-i Darendevi Osmanlı Türkçesiyle basıldı

Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi’nin Divan-ı Hulusi-i Darendevi adlı eseri, 40 yıl sonra yeniden orijinal diliyle yayımlandı.

Divan-ı Hulusi-i Darendevi Osmanlı Türkçesiyle basıldı
Gündem 10.07.2024 16:24:00 916 0

Alim, mutasavvıf ve divan şairi Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi’nin Divan-ı Hulusi-i Darendevi adlı eseri, 40 yıl sonra yeniden orijinal diliyle yayımlandı.

20. yüzyıl mutasavvıf ve divan şairi Hulusi Efendi, henüz çocuk yaşta kaleme almaya başladığı divanı, adına kurulan Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı tarafından rika hattı kullanılarak Osmanlı Türkçesiyle yazıldı.

Orijinal nüshaları esas alınarak Hattat Cafer Kelkit’e Osmanlı Türkçesiyle yazdırılan Divan-ı Hulusi-i Darendevi, kaynak bir eser olarak kültür, edebiyat ve ilim dünyasının istifadesine sunuldu.

Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı Genel Müdürü Abdullah Süren, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Hulusi Efendi’nin yazdığı Divan’ın, Cumhuriyet döneminde kaleme alınan ve Türkiye Yüzyılı’nda Osmanlıca neşredilen kıymetli eserlerinden ve divan edebiyatı için temel kaynaklarından olduğunu söyledi.

“20. yüzyılda yetişmiş alim, fazıl, mutasavvıf bir divan şairi”

Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi’nin 20. yüzyılda yetişmiş alim, fazıl, mutasavvıf bir divan şairi olduğunu anlatan Süren, “Mutasavvıf-şair Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi, 1914-1990 yılları arasında Darende'de yaşamış, her haliyle örneklik gösteren bir gönül sultanıdır. Nesep silsilesi 12. kuşaktan Şeyh Hamid-i Veli (Somuncu Baba)'ya dayanmakta, oradan da Hz. Muhammed (s.a.v.) Efendimiz'e ulaşmaktadır. Yani 36. kuşaktan Peygamberimiz'in temiz soyundan olan bir seyyiddir. Hulusi Efendi, edebi yönüyle de öne çıkmış, divan şiirinin 20. yüzyıldaki örnek temsilcisi olarak; gazel, ilahi, kaside, rubaiyyat ve müstezat türünden meydana gelen, Divan-ı Hulusi-i Darendevi adlı eseri son devrin önemli ve kıymetli edebi mahsullerindendir. Yakın dostlarından başlamak üzere ahbaplarına yazdığı, nazım ve nesir şeklindeki mektuplarının toplandığı Mektubat-ı Hulusi-i Darendevi ve Hutbeler adlı eserleri de vardır. Bu eserlerin tamamı kuruculuğunu yapmış olduğu Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı tarafından yayımlanmış ve ilim dünyasına kazandırılmıştır.” dedi.

“Kültür, edebiyat ve ilim dünyamıza bir kaynak olması için bu eserin hazırlanması bir zaruret olmuştur”

Süren, divanın daha önce latin harfleriyle birkaç kez basıldığını hatırlatarak, “Hulusi Efendi, kalbine ilham olunan ilahi manaları şiir formunda kaleme almış, beslendiği kültürel muhit sebebiyle Osmanlı Türkçesiyle şiirlerini oluşturduğu divan nüshasına yazmıştır. Bu şiirler içerisinde Arapça, Farsça kelimeler ve Osmanlıca terkipler bulunduğu için doğal olarak İslam harfleriyle yazılıp okunması, gerek mana gerekse edebi nizam açısından çok önemlidir. Osmanlı döneminde, divan edebiyatımız alanında neşredilen eserlerin hepsi İslam harfleriyle Osmanlı Türkçesi olarak yayımlanmıştır. Yazıldığı gibi okunması için bu işlem bir zaruret olmuştur. Vakfımızın daha önce birkaç kez baskısını yaptığı Divan-ı Hulusi-i Darende’nin bu nüshası orijinalitesine uygun hüsnü hatla yeniden yazılarak kültür, edebiyat ve ilim dünyamıza bir kaynak olması amaçlanmıştır. Kültürde devamlılık esastır. Dolayısıyla divan dilinin yaşadığı döneme tanıklık etmesi ve gelecek nesillere yazımı, manası ve muhteviyatıyla aktarılması için eserin Osmanlı Türkçesiyle (İslam harfleriyle) yayımlanması tercih edilmiştir. Halihazırda Türk-İslam dünyasında birçok okuyucunun bu harflere olan aşinalığı ve kullanım, öğrenim alışkanlıkları bakımından rika hattı ile yazılan bu nüshanın aziz milletimize hayırlı olmasını diliyoruz.” diye konuştu.

“Beş yılda tamamladığım en kıymetli eser”

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İslam Tarihi ve Sanatı Bölümü Öğretim Görevlisi Hattat Cafer Kelkit de beş yıldır üzerinde çalıştığı eserin yayın hayatına kazandırılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Hat sanatının, İslam tarihi boyunca Kur’an-ı Kerim’den ilham alan hattatların çalışmalarıyla ayetleri, hadisleri ve anlamlı sözleri en güzel şekilde yazıya geçirmek için geliştirilmektedir. Rik’a hattı ile kaleme aldığım Divan-ı Hulusi-i Darendevi, bölüm başlıklarında celi, sülüs, nesih ve ta’lik, hat çeşitlerini de kullanarak eseri hazırladım. Uzun zamandır üzerinde çalıştığım bu divanın Arapça, Osmanlıca ve Farsça lügatlarını esas alarak yazımına dikkat ettim. Bu kıymetli eserin sanat ve edebiyat camiası açısından esaslı bir kaynak olacağına inanıyorum.” dedi.

“Edebiyat çevreleri açısından çok değerli olacağını düşünüyorum”

Türk-İslam Edebiyatı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akkuş ise divanın yeniden orijinal diliyle basılmasının çok önemli bir kaynak olacağına ifade ederek şunları söyledi;

“Hulusi Efendi’nin 20. Yüzyılda meydana getirmiş olduğu bu divan, edebiyat tarihimiz açısından oldukça önemlidir. 19 yüzyıldan sonra batı edebiyatı edebiyatımıza girmiştir. Geleneksel edebiyatımızdan kopmalar olmuş ve artık eser verilemez duruma gelinmiş. Her ne kadar adı divan olsa da yakın tarihlerde çıkanların batı tarzında eser olduğunu görüyoruz. Bu açıdan bakıldığında Hulusi Efendi’nin divanı edebiyat tarihimiz açısından çok kıymetlidir. Yeniden orijinal diliyle basılmasını edebiyat çevreleri açısından çok kıymetli olacağını düşünüyorum.”

 “Emeği geçenleri kutluyorum”

Hulusi Efendi’nin hacimli bir divan ortaya koyan kıymetli bir mutasavvıf olduğunu ifade eden Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim üyesi Prof. Dr. Nihat Öztoprak ise şöyle dedi;

“Dedesi Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri’nin manevî ve sanat ikliminde yetişen Hulusi Efendi, ataları gibi şiire meyletmiş, şiirle konuşmuş, şiirle cevap vermiş, şiirce hayat yaşamış bir alim ve mutasavvıf şairdir. Şiirin yerini nesre bıraktığı bir dönem olan 20. yüzyılda O, şiirle fikirlerini kalıcı hale getirmiş, bedenen ulaşamadığı yerlere şiirle ulaşmıştır. Şiiri bırakmamış hem de hacimli sayılabilecek bir divan oluşturarak divan ve tekke şiir geleneğini devam ettirmiştir. Şimdi eserin Osmanlı Türkçesi ile yayımlanması çok güzel bir hizmettir. Bu anlamda emeği geçenleri kutluyorum.”