Babaları merhum Hacı Mehmet Karaoğlan’dan öğrenerek devraldıkları yorgancılığı sürdüren Kemal ve Mesut Karaoğlan kardeşler mesleklerinde yarım asra ulaştı.
Reşatbey Mahallesindeki ‘Arzu Yorgan’ adlı atölyelerine konuk olduğumuz Karaoğlan kardeşler, bir yandan ellerindeki yorganı hazırlarken bir yandan da hayat hikayelerini paylaştı. Darende’nin Mehmetpaşa Mahallesinden olan Karaoğlan kardeşler, babaları H. Mehmet Karaoğlan’ın 1950 yılında Adana’ya geldiğini ve o günden beri yorgancılıkla uğraştıklarını bildirdi.
Çocukluk yaşlarında babalarının yanında öğrendikleri mesleği sürdürmenin azmi içerisinde olduklarını kaydeden Kemal Karaoğlan, 30 yıldır aynı semtte hizmet ürettiklerini ve birçok insanın kendilerini tanıdığını, el emeği göz nuru yorganları kıymetini bilenler için yaptıklarını ifade etti.
El sanatıyla geçimin bir hayli zor olduğunu dile getiren Mesut Karaoğlan da yılların birikimiyle hazırladıkları yorganların meraklılarınca ilgi gördüğünü belirtti. Mesut Karaoğlan; “Hazır yorganlar hem ucuz hem de bazılarına göre daha kullanışlı, ancak yün yorgan kıymetini bilen için ayrı bir önem taşır. Yün yorganı herkes tercih etmiyor ama tercih eden de bir daha vazgeçemiyor. Yurt dışına dahi yorgan götürenler var. Üzeri nakışlarla işlenen ürünleri tercih edenlerin sayısı da azımsanmayacak kadar çok. Yıllardan beri müşterimiz olan insanlar var. Anne-babalarından kalan alışkanlıkla hala yorgan hazırladığımız insanlar bu işi sürdürürken bize umut veriyor. Mesleğimizi sürdüren hemşehrilerimiz git gide azaldı. Gittiği yere kadar, gücümüz yettiğince baba mesleğini, bu güzel geleneksel sanatı sürdüreceğiz.” diye konuştu.
Ayrıca güllere özel merakları olduğunu belirten Mesut Karaoğlan Türkiye’nin dört bir yanından getirilen güllerle oluşturdukları bahçelerinden dostlarına gül gönderdiklerini belirtti. Darende Somuncu Baba Camiinden gelen gülleri çoğalttıklarını bildiren Karaoğlan, onlara memleket sevdasıyla baktıklarını ve zaman zaman farklı türlerde gülleri de Somuncu Baba Külliyesine gönderdiklerini sözlerine ekledi.
