İlçemizde, depremin ardından kalıcı konutların ilk inşa çalışmalarının başladığı yer olan Ağılbaşı Mahallesi’nde, tamamlanan birinci etap konutlar hak sahiplerine teslim edildi.
Yıllar süren belirsizlik, konteyner hayatı ve geçici barınma koşullarının ardından mahalle sakinleri, şehir konforunu aratmayan yeni evlerine taşınmaya başladı.
Depremde bir kişinin yaşamını yitirdiği ve yapı stokunun büyük ölçüde zarar gördüğü Ağılbaşı, aynı zamanda geçmişte heyelan ve afet bölgesi ilan edilmesi nedeniyle hak sahipliği tartışmalarının yaşandığı bir mahalle olarak anılıyor.
Uzun süre çözülemeyen bu sorun, yerel ve mülki idarenin girişimleriyle aşılırken, mahallede kalıcı konut tesliminin önü açıldı.
İlimiz Valisi Seddar Yavuz’un süreci yakından takip ettiği çalışmalar sonucunda, modern mimariye sahip 40 kırsal konut tamamlanarak hak sahiplerine dün itibariyle teslim edilmeye başlandı. Yeni evler, deprem güvenliği, altyapı olanakları ve yaşam alanları açısından köy şartlarının ötesinde bir standart sunuyor.
“Kapımız ve lambamız olduğuna inanamadık”
Yeni evine taşınan hak sahiplerinden Sultan Özkan, yaşadıklarını anlatırken duygulanıyor. Özkan, yaklaşık üç yıl boyunca konteynerde, çok zor şartlarda yaşam mücadelesi verdiklerini söylüyor:
“Çocuklarımla çok büyük sıkıntılar çektim. Eve ilk girdiğimizde kapımız olduğuna, lambamızın yandığına inanamadık. Çünkü kapıyı da ışığı da unutmuştuk. Bugün sıcak bir yuvamız var. Allah devletimizden ve valimizden razı olsun.”
“Deprem sadece binaları değil, hayatları yıktı”
Bir diğer hak sahibi Gönül Kılınç ise depremin yalnızca evleri değil, insanların bütün yaşam düzenini altüst ettiğini vurguluyor:
“Ev özlemi çok ağır bir şey. Betonların üzerinde, banyosu bile olmayan yerlerde yaşadık. İnsan söyledikçe duygulanıyor. Ama şimdi çok iyiyiz. Yeni yapılan evlerimiz hem güzel hem de çok sağlam. Bu bizim için yeniden başlamak demek. Emeği geçen herkese çok çok teşekkür ediyoruz.”
“Umudumuzu yeniden kazandık”
Evleri tamamen yıkılan ve enkazdan neredeyse hiçbir eşya çıkaramayan Birgül Korkmaz da devletin sürece yaklaşımının kendileri için çok kıymetli olduğunu söylüyor:
“Bir çay kaşığı bile çıkaramadığımız enkazın içinden, devletimizin şefkatli eliyle yeniden bir hayat kurduk. Devletimiz bizi hiçbir zaman yalnız bırakmadı, ötekileştirmedi ve asla ayrımcılık yapmadı. Özellikle valimiz bizi hiç kırmadı. Yaşadığımız süreçte umudunu kaybetmek kadar kötü bir şey yok; bize umudumuzu yeniden verdiler. Cumhurbaşkanımıza ve valimize minnettarız.”
Hak sahipliği sorunu nasıl aşıldı?
Ağılbaşı Mahalle Muhtarı Muharem Gültekin, mahallenin geçmişte afet ve heyelan bölgesi ilan edilmesi ve sonrasında yapılan evlerle nedeniyle uzun süre konut haklarının askıya alındığını hatırlatıyor. Gültekin’e göre bu durum, yerel yönetimler ve valiliğin ortak girişimleriyle çözüldü:
“Hak sahipliğimiz başta Sayın Valimiz Seddar Yavuz olmak üzere AK Parti İl Başkanı Ali Bakan’ın ve Belediye Başkanımız Alican Bozkurt’un çabalarıyla yeniden kazandırıldı. Bu kıymetli ve özel desteği hiçbir zaman unutmayacağız. Mahallem adına teşekkür ediyorum.”
Sırada üretim alanları var
Yeni konutlara yerleşen Ağılbaşı sakinleri için süreç henüz tamamlanmış değil. Barınma sorununun çözülmesinin ardından, hayvancılık ve tarımsal üretimi destekleyecek modern ahır ve müştemilatların inşa edilmesi planlanıyor.
Yetkililer, bu yatırımlarla yalnızca yaşam alanlarının değil, mahalledeki üretim ekonomisinin de deprem öncesine kıyasla daha güçlü bir yapıya kavuşmasını hedefliyor.
Ağılbaşı’nda atılan bu adımın, Darende’nin diğer kırsal mahalleleri için de örnek olması bekleniyor.