M. Nazmi Değirmenci


İrfan halkasına dahil olmak


Darende´deyim, Zaviye tıklım tıklım?  Gelenler mutlu, meraklı, heyecan içinde, hareketli, kıpır kıpır bir süreç.  Kısa zaman içinde çok şey görme, çok şey alma,  çok şey yaşama peşindeler. Çocuk, genç, yetişkin, yaşlı, her birini bu manevi iklimde olmanın huzuru sarmış sarmalamış,  Somuncu Baba´nın, Hulusi Efendi´nin bu güzel diyarında yaşanılan irfan halkasına dahil olmuşlar. Sukut ve sakinlik içinde kendilerini zamanın akışına bırakmanın rahatlığındalar. Bu yoğun kalabalıkta yüksek sesle konuşan, bağırıp tartışan yok, bir gönül sakinliği kaplamış gelen misafirlerimizi, bu hal büyüklerin lütfü ihsanı. Yaşadığımız dünyada kalabalık mekanlarda kaos, karmaşa, keşmekeşlik içinde nelerin yaşanmakta olduğuna şahitlik etmişizdir. O halde anı yaşamamıza fırsat veren bu maneviyat kaynağına kıymet bilirliliğimiz, vefalı duruşumuz hiç eksilmemeli.

Bu ziyaretçi yoğunluğunda Somuncu Baba Külliyesi, Hamidiye Çarşısı, Çilehane, Has Bahçe, Balık Kanyonu´nu gezdim, gözlemledim. Müsait olan gurup halinde gezen bazı misafirlere kendimi tanıttım, konuştum, hasbi hal ettim. Somuncu Baba´yı nasıl bulduklarını sordum. Baba, evlat, gelin ve yürümekte zorlanan yaşlı anneleri ile konuştum. Elazığ´dan gelmişler, yol güzergâhında geçerken uğrama değil, biz ati ziyaret için buradalar, bu ikinci gelişleriymiş; çok etkilendiklerini, onun için tekrar geldiklerini, bambaşka bir manevi havanın olduğunu burada güzelliklerden başka bir şey görmediklerini, emeği geçenlere sonsuz teşekkürlerini ifade ettiler. Evlat, bir istirhamım olacak diyerek ekledi, biraz önce Hamidiye Çarşısı´na çıkarken annem merdivenlerde zorlanınca annemin koluna girdik, merdiven kenarına bir tutacak olsa çok güzel olur diyerek, bir istekte bulundular.

Malatya´da Selatin Camii olarak hizmet veren, yeni cami olarak bilinen merkez camiinin imamıyla konuşuyorum, ilk kez geldiğini çok etkilendiğini belirterek hayretini gizleyemedi. Bu güne kadar gelememenin de bir hayıflanması vardı içinde. İlk kez geldiğini tekrarlayıp durdu,  burada gördüğü güzellikleri birilerine anlatmak istiyordu, tanıdık tanımadık herkesle paylaşır düşüncesindeyim. Müştemilatta abdestini tazelemiş, oranın temizliğine, nizam intizamına şaşırmış, ?Biz, devletin verdiği görevliler ve belediyesinin tahsis ettiği yardımcı ekiplerle çalışıyoruz böyle temiz hizmet üretemedik? diyerek, Osman Hulusi Efendi Vakfı´na teşekkürlerini iletiyordu.

İstanbul´da yaşayan, Gürünlü emekli bir gazeteciyle beraberim. Ona da aynı şeyleri sordum; her yıl geldiğini, köyüne gitmeden önce Somuncu Baba´yı ziyaret ettiğini iletirken teşekkürden başka bir şey söylenemez diyordu.

Kudret Hamamı´nda yüzdükleri anlaşılan iki gençle konuşuyorum. Malatya?dan gelmişler, Somuncu Baba Külliyesi´ni nasıl buluyorsunuz sorusuna; ?güzel de söz mü  abi,   biz devamlı geliyoruz her şey  çok güzel dediler. Malatya dan gelmiş  kalabalık bir aileyle görüşüyorum  yetmiş yaşlarında  ailenin büyüğü  baba  cevaplıyor sorularımı, ilk defa gelmişler ,oğlum hayretler içindeyim, neden bu kadar geç kalmışız  bu güzelliklere söylenecek ne olabilir ki diyordu.

Kamelyada ailesiyle oturan sivil bir askerle görüşüyorum, çok güzel şeyler anlatı. Zaman zaman hanımı söze girerek yaşanmış güzellikleri hatırlattı. Lakin on yaşlarındaki çocuklarının bir şikâyeti vardı, yemek menü katalogundan resmine bakarak seçtiği yemeğin servis edilirken aynı görselde gelmediğini söylemesi de bir güzellikti.

Ziyaretçi sayısı her gecen gün artmaktadır.  Bu güzel hizmetlerin sürdürülebilirliği, memnuniyet anketlerindeki bu olumlu dönüşün devamı için Osman Hulusi Efendi Vakfı çok yoğun bir çalışma yürütmektedir. Bu durumda kurumsal, bireysel yetki ve sorumluluk sahibi herkesin Somuncu Baba Külliyesi´nde üretilen ve üretilecek olan hizmete katkı sunma sorumluluğu vardır.