Otuz yapraklı gül şehri güzel Darende?mizde
ilk İmam Hatip Lisesi dönemin Milli Eğitim Bakanı?nın kurdele kesmesi ile
faaliyetine başlar. Bu açılışta gönül insanı, mütefekkir ve mutasavvıf
Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi?nin gayret ve azmi her türlü takdirin üstendedir.
Birçok ilde olmayan okul için Zaviye Mahallesinde büyük bir umutla ilk harcı
konulur. At sırtında, sarı sıcağın toz bulutları içinde çekilen cefalar yıllar
sonra meyvesini verecektir. Çalınan kapılar, bazen umut olur, şükrü bir sarnıç
gibi sallar, bazen kapanan kapılar azmi, bir bıçak gibi biler yüreklere. Daha
çok yol var yürünecek, çok söz var söylenecek diye hiçbir tereddüde yer
vermeden dolaşmaya devam edilir. Okul bittiğinde birçok küllenen ümit yeniden
canlanır. Bölgenin çekim merkezi olacak, civar ilçe ve kasabaların akın akın
geldiği bir eğitim yuvasına dönecektir. Buradan mezun olan gençler yüksek
tahsilini tamamlar ve hayatın değişik alanlarında meslek sahibi olurlar. Ülke
kalkınmasına katkıda bulunmak için hiç tereddüt etmeden çileli yollara
düşerler. Bu yolculukta alınan imam hatip eğitiminin, katlanılan eza ve
cefaların, rolü hiç de az değildir. Bu süreç bir kutlu yolculuktur. Öğüt
vermekten çok örnek olan, diğerkâm, fedakâr, yardımsever ve erdemli insanların
yarınlara soluksuz uzun bir yürüyüşüdür. Memleketin arafta kalmış, dert sahibi
insanlarının birazda hüzünlü hikâyesidir bu yürüyüş. Kur?an eğitimi,
peygamberin kutsi uyarıları, dini ilimlerle beraber fen ve teknoloji alanındaki
alınan eğitim bugünlere gelinmesinde köşe taşları olmuştur.
Eğitim kurumları, bir şehrin yarına bakan yüzleridir.
Bu yüzler, ya asık surattır, somurtur durur. Ya da kendinden geçmiş beşeri
arzularla şen kahkahalar atar. Ya da tebessüm harikası yüzleri olurlar, ötelere
uzun soluklu heyecan hazırlarlar. Bu kurumlar, toplum olarak ona kattığınız
değerle beraber yükselir gönül semanızda. İnsana tepeden bakmayan, tebessüm
eden, içimizi ısıtan binalara ihtiyacımız var. Okullar da bu sembol şehrin
şirin ve sevecen atardamarları olmalıdır.
İlçemize yapılacak imam hatip lisesi binası
ve külliyesi bizi böyle ruh atmosferinin lahuti kokusu içine gark edeceğe
benziyor. Devir değişti, ucube binaların yerini artık tarih ve sanat kokan
yapılar aldı. Bina taşıdığı kolon ve büyüklükten ziyade, içinde yetiştirdiği
gençliğin yarınlarına kattığı aroma tatlarla doğru orantılı değer kazanır. Bir
imam hatip lisesi binası, giriş kemerinden, sınıf düzenine, bahçe tasarımından,
oyun alanındaki malzemelerin estetik yapısına varıncaya kadar sizi etkiler. Bu
yapıya kendi dokunuzdan ve kokunuzdan bir şeyler katmanız gerekir. Kısaca bina
neyse, şehir odur, şehriniz neyse, insanınız odur anlayış ve değeri taşır
yarınlara. Şairin görmek isteği sembol ev misali:
Eskiden ne güzeldin; evdin, köşktün,
yalıydın!
Madden kaç para eder, sen bir remz
olmalıydın!
Büyük mefkûremize mütenasip sembol kurumlar
inşa etmeliyiz. Attığımız her temel biraz Buhara kokmalı, biraz Semerkant,
biraz Kurtuba, biraz Şam, biraz da Saraybosna, çoğu kerede Aziz İstanbul?dan
izler taşımalı tarihe. Mekke-i Mükerreme ve Medine-i Münevvere bu yolculukta
ana durak olmalıdır. Böyle olmazsa, sırtınızı döndüğünüz her işinizde,
arkanızdan hançerleneceğiz bir ihanet ağını örer karanlık çehreli yüzler bilim
ve gönül dünyanıza. Onun için bizim medeniyetimiz sahih aklın esas alındığı,
nebevi kaynak ve Kur?an merkezli olduğunu unutmamalıyız.
İmam hatip okulları bugün hak ettiği yere
doğru hızla ilerliyor. Bütün sorun artık, buralardan Biruniler, Gazaliler,
Harezmîler, Ali Kuşçular, Molla Camiler, Molla Güranilerin adını yaşatacak yeni
neslin yetişmesi gerekiyor. Bahaneye sığınmayan, bahaneyi azmi ve iradesi
karşında yok eden bir çalışma eşiğindeyiz. Kendimizi ifade edemediğimiz günler
çok gerilerde kaldı. Kendimiz olacağımız bugünler altın tepsi içinde yoğun bir
mücadelenin sonunda önümüze kondu. Ölü yıkayıcısı tanımlamalarını yapanların
kendileri de yıkandı gitti.
Dün Hulûsi Efendi Hazretlerinin, bin bir zorlukla
attığı temeller, bugün yepyeni bir külliyeye dönüşüyor. Her haliyle iddialı bir
proje olduğu belli olan, bir eğitim merkezi yakın zamanda 1.Etap TOKİ önünde,
şehre nazır bir tepede, ama insana tepeden bakmayan bir alanda yükselecek. 200
yataklı yurtla, 16 derslikli okul binasıyla, kapalı spor salonuyla gönlümüzün
ve ilçemizin medarı iftiharı olacaktır. Emeği geçenleri, işçisinden
mühendisine, projeye katkı verenlere, harcında ter akıtacaklara, himayelerini
esirgemeyen devlet büyüklerimize, bu hizmetlerinden dolayı en derin hürmet ve
minnet duygularımızı sunuyoruz.