Başkanlık aday adayları siyasi
çalışmalarını yoğun tempoda sürdürüyor. Parti içi siyasal mücadele daha zor.
Aynı programla hareket eden bir partinin aday adayları arasındaki mücadele
nasıl olur, nasıl yapılır. Eller kollar bağlı, yanlış yapanın eleneceği bir
satranç oyunu. Bu çizgide kim kendini yukarı iyi anlatır veya anlattırırsa ipi
göğüsleyen o olur. Veya oluyor. Takdir edilecek bir gerçek var ki, dışarıdan
kolay görünse de, bu zor hizmet alanında siyasete soyunarak, memleketimize
hizmet etmeye talip olan bu memleket sevdalısı hemşerilerimi gönülden
kutluyorum, onlara sağlık başarı diliyorum. Şuna inanıyorum ki, halka hizmet
için atılan her adım talibini Hakk?a yaklaştırır.
Siyasi çalışmalarda bir yumuşama
görünmekte, propagandaların yönü yöntemi tekniği değişti. Siyasi çalışmalarda
gelinen yolu değerlendirirsek, daha önceleri ne katı bir çizgide siyaset
yapılmış. Ben üstünüm, asilim, tahsilliyim, dolayısıyla benim bir oyum beş oy,
on oy sayılsın, ben köydeki çobanla eşdeğer olamamalıyım gibi safsata dolu
söylemleri konuşanlar yayımlayanlar yok artık. Demokrasi, insan hakları,
hukukun üstünlüğü mücadelesinin önceliği bu olmalı. Bir akrabam Almanya?da
çalışmıştı. Diyor ki, bir sabah cumhurbaşkanının değiştiğini söylediler,
seçimler yapılmış, sayılmış açıklanmış bizim haberimiz yok, bu kadar rutin, sıradan
bir vatandaşlık görevi. Seçimler kişileri değil halkı kucaklarsa bu rekabet
azalır, bireyler ortalıkta dolanmaz herkese mendil sallamaz. Seçim arifesi bir
gerginlik, seçim sonrası yıllarca süren küskünlükler yaşanmaz artık.
Seçilmenin de bir etik davranışı olmalı.
Seçilmek isteyenler ürettikleri çeşitliliği artırılmış maddi, manevi
propagandalarla, siyasi çalışmanın içinde olmalılar, ama bunu yaparken
unutulmamalı ki, toplumun özel olan bazı değerleri siyaset uğruna feda
edilmemeli, kullanılmamalı, siyasetin dişlileri arasına atılmamalı. Bu özel
değerler siyaset üstüdür, siyaset üstü kalmalı, her kesimi bütün insanlığı
kucaklamalı. Darende?mizde Somuncu Baba, Hulûsi Efendi, Hulûsi Efendi Vakfı
siyaseten bakılacak, siyaseten konuşulacak, siyasi rant için ziyaret edilecek
yer olmamalı. Burası herkesin benim diyebildiği, gönüllerin inceldiği, huzur
bulduğu, siyaset üstü bir mekân, bir makam, bırakalım da öyle kalsın. Bırakında
insanlık idealinin yeri olsun. Kişiler, partiler, seçimler başkanlar, gelip
geçer, kalacak olan bir Muhammedi emanetdir. Nasıl olurda gül kokan bu
gülistanı siyasallaştırır veya buna çabalarız.
Aylardır Hulûsi Efendi Vakfı?nda bunun
mücadelesi veriliyor. Her gelenin bir başka hesabı var, her şeyi kendine göre
düşünüp kendince yoranlar, kendi anlamak istediği gibi anlatıp, o doğrultuda
eşine dostuna anlatanlar var. Ne yapmalı, ne demeli. Siyasi hesaplarla gelenler
?sanki vakıfta siyasi icazet dağıtılıyormuş gibi buradan referans alma?
peşinde. Vakfın böyle bir misyonu yoktur, buna ihtiyacı da... Vakıf gönüllere
yönelmiş bir hizmet kervanı. Siyasi amaçla gelip bir çay ikramı sonrasında
?bana izin çıktı vakıf arkamda? gibi abartılı ifadelerle o güzide kurumu,
siyasallaştırıp kişiselleştirmek hiç kimsenin hakkı değildir. Lütfen vakıf
üzerinden siyaset olmasın, vakıf siyasete alet edilmesin. Bırakın vakıf
hepimizi kucaklasın, o hepimizin olarak kalsın, kapısı her kula açık olsun.
Sizlerde çok normal karşılarsınız ki, bu seçim ayında vakfa siyaset için
gelenler kabul görmezler.
Malatya?dan dört arkadaş Darende?ye
gitmek için yola çıkarlar. Yolda içlerinden biri ?Sizler ne güzel Hulûsi
Efendi?nin yanında hizmet ediyorsunuz, çay dağıtıyor ne iş olsa koşuyorsunuz.
Ben kenarda gıpta ederek size bakıyorum.? der. Darende?ye gelirler Hulûsi
Efendi?nin huzurunda otururken Hazret şöyle söyler, ?Oğul buraya kim benim
derse onun olur. Burada hizmet söylenmeden yapılır.? O halde buraya benim demek
önemli, bunu diyebilmek, ona hizmet etmek, onu kollamak gözetmek önemli.
Yaşadığımız bu zor, hırs ve ihtiras dolu
zamanda, eserleri, örnek yaşamı, tavsiyeleri ile insanlara yol açmış olan
Hulûsi Efendi ve onun çizgisinden hareket eden Hulûsi Efendi Vakfı, insanlık
emanetidir. Hiç birimizin bu vakfı siyaseten bireysel menfaatlerimiz için
kullanmaya hakkı yoktur. Eğer amaç vakıfla yan yana olduğunu göstermek ise bir
defayla rengine boyanılmaz.